Son derece geniş içerikli bir kavram olan etnografya, antropoloji
biliminin bir alt dalı olan kültürel antropoloji altında incelenmektedir.
Osmanlı Türkçesinden miras kalan kavmiyat
kelimesiyle de anılan etnografya en kısa tanımla; insanoğlunun oluşturduğu
toplumları nitelik ve nicelik yönünden el alarak, toplumlar arası kültürel
bağları inceleme bilimidir. Toplum ile toplumu meydana getiren birey arasındaki
ilişkiyi her yönüyle ele alan etnografya
binlerce yıl öncesinde var olmuş
toplumlar ve bu toplumların günümüze bıraktığı miraslarla ilgilenmektedir. Bu
bağlamda etnografya müzeleri, insanoğlunun bilinen medeniyet tarihi süresince oluşturduğu
toplumlar hakkında bilgi veren birçok farklı eseri sergiler.
Etnografya toplumları siyasetten kullandıkları dile,
ekonomik düzenlerinden siyaset hayatlarına, akrabalık ilişkilerinden
yaşadıkları bölgenin ekolojisine kadar çok geniş bir bağlamda incelediği için
etnografya müzelerinin eser çeşitliliği de son derece geniştir. Etnografya
müzelerinde hızma, kolye, kemer tokası, yüzük gibi belirli bir toplumda
kullanılan takılar sergilendiği gibi; ney, kaval, zurna gibi toplumun müzikle
olan ilişkisini ortaya koyan enstrümanlar da sergilenir. Kılıç, yay, ok, kalkan
gibi silahlardan kılık kıyafetlere kadar onlarca farklı kategori altında
binlerce farklı nitelikteki eserin sergilendiği etnografya müzelerinde kimi
zaman çeyiz sandıklarına kimi zamansa kilim ve yastıklara rastlanır...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder